47. VASİYET

Muhiddin-i Arabî buyuruyor:

Vücudundaki bütün azalarını muhafaza et!

Yapacağın şey mubah bile oka âzam haddinden fazla kullanma! Azalarını serbest bırakan kalbini sıkıntıya sokar.

Herhangi âzanı haram olan bir şeyde kullanırsan, o onun zinasıdır. Harama bakan göz, haramı tutan el, harama yürüyen ayak gibi. insanları yüzükoyun Cehenneme sürükleyen dillerinin belasıdır.

Yarın hesap yerinde diller, ayaklar, eller . . . işledikleri şeylere şâhidlik edecekler.

O hâlden kork!

Nefsine acı!

Bir insan şer’an caiz olmayan bir şeyi yapacağı vakit o azanın : “Aman yapma, bu işe beni mecbur etme!

Yarın kıyamette aleyhine şâhidlik edeceğim.

Beni kötülük yaptırmak sûretiyle aleyhine değil de iyilik yaptırmak sûretiyle lehine şâhid kıl!” dediğini.

Eğer o günahı işlerse, yine o azanın :

“Yâ Rab! Ben nehyettim sözümü dinlemedi.

ALLAH’ım, beni bunun yaptığı işten teberri ediyorum.” dediğini işitenler var.

(Muhiddin-i Arabî’nin işitenlerden biri olduğu muhakkak).

Azaları su-i istimal, kalbe sıkıntı verir.

Kalb ALLAH içindir.

Onu işsal ve ona ezâ ALLAH’ın gazabına sebebtir.